2023 yılı, küresel ekonomik ve teknolojik dinamiklerin yeniden belirlenmesine yönelik pek çok önemli gelişmeye sahne oldu. Bu bağlamda BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) zirvesi, üzerinde düşünülen ve tartışılan konular açısından dikkate değerdi. Zirvenin öne çıkan isimlerinden biri olan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yapay zekanın giderek yaygınlaşan rolü ile ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Fidan, yapay zekanın tahakküm aracına dönüşmesinin önlenmesi için uluslararası düzeyde tedbirlerin alınmasını zorunlu kılarken, katılımcı ülkeleri bu konuda harekete geçmeye çağırdı.
Günümüzde yapay zeka, yalnızca teknoloji dünyasına ait bir kavram olmaktan çıkarak uluslararası politikaların şekillenmesinde de büyük bir etkiye sahip olmaya başladı. Dışişleri Bakanı Fidan, yapay zekanın sağladığı olanakların yanı sıra beraberinde getirdiği riskleri de göz önünde bulundurarak, uluslararası toplumun bu konudaki yasaları ve regulasyonları yeniden gözden geçirmesi gerektiğini belirtti. Fidan, “Yapay zeka, insan yaşamını kolaylaştıran bir araçken; eğer kontrolsüz bir şekilde kullanılırsa, bireylerin ve toplumların özgürlüklerini tehdit eden bir tahakküm aracına dönüşebilir,” diyerek bu meseleye aciliyet kazandırdı.
Bakan Fidan'ın BRICS zirvesinde ön plana çıkardığı görüşler, yapay zekanın yalnızca gelişmiş ülkeler için değil, tüm dünya için oluşturduğu tehditler konusunda güçlü bir farkındalık yaratma amacını taşıyor. Yapay zeka sistemleri, karar alma süreçlerini hızlandırabilir; ancak bu süreçlerin şeffaflığı, güvenilirliği ve adillik açısından sorgulanabilir hale gelmesi endişesi, küresel güvenliğin sağlanması açısından kritik bir konu olmuştur.
Fidan, konuşmasında uluslararası işbirliğinin yapay zeka regülasyonlarının oluşturulmasında önemine vurgu yaptı. “Yalnızca ulusal düzeyde değil, küresel ölçekte de işbirliği yapmamız gerektiğine inanıyoruz. Farklı ülkelerin, yapay zekanın uygulamaları ve etkileri hakkında bilgi paylaşması ve ortak kurallar belirlemesi gerekiyor,” dedi. Bu noktada, özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında eşit bir düzenleme ve denetleme mekanizması oluşturulması gerektiği, Fidan'ın vurguladığı diğer önemli bir husustu.
Bakan Fidan'ın bu kapsamda ortaya koyduğu öneriler, yapay zeka alanında yaşanan hızlı değişimlerin getirdiği zorluklarla başa çıkmak ve daha sürdürülebilir bir gelişim sağlamak adına kritik öneme sahip. Güvenli bir yapay zeka geliştirme yaklaşımının benimsenmesi, uluslararası ilişkilerdeki denklemler üzerinde de derin etkiler yaratacaktır.
Sonuç olarak, BRICS zirvesinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yapay zeka konusundaki uyarıları, sadece teknik bir mesele olmanın ötesine geçerek, küresel güvenlik ve insan hakları gibi temel değerlerle doğrudan ilişkilendiriliyor. Bu konudaki uluslararası işbirliği ve ortak çalışma çağrısı, dünya genelinde yapay zekanın güvenli bir şekilde ilerlemesi için bir dönüm noktası olabilir. Yapay zekanın sağlayacağı faydaların yanı sıra, olumsuz etkilerini de göz önünde bulundurarak atılacak adımlar, geleceği şekillendirmede belirleyici bir rol oynayacaktır.